Ülkemizde “Verem Eğitimi ve Farkındalık (Propaganda) Haftası” etkinlikleri 1947 yılından itibaren düzenlenmektedir. Her yıl Ocak ayının ilk Pazar gününden başlayan “Verem Eğitim ve Farkındalık Haftası’nın amacı verem ile ilgili toplumun bilgilendirilmesi ve bu hastalığa bütün kesimlerin dikkatinin çekilmesidir. Tüberküloz (verem) halen dünya genelinde önemli bir sağlık problemidir.
Dünyada Verem (Tüberküloz)
Dünyada yaklaşık iki milyar insanın tüberküloz basili ile enfekte olduğu tahmin edilmektedir. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Küresel Tüberküloz 2024 Raporuna göre COVID-19 pandemisi kaynaklı tanı ve tedavi hizmetlerine erişimdeki aksaklıklar nedeni ile 2020 ve 2021 yıllarında tüberküloz tanısı alan ve tedavi edilen kişi sayısındaki azalma, ölen kişi sayısı ve hastalık yükü üzerindeki olumsuz etki, 2022 yılında küresel çapta yaşanan iyileşme ile tersine dönmeye başlamıştır. Ancak 2022'de de tüberküloz, dünyada tek bir enfeksiyon etkeni kaynaklı ölümlerin içinde COVID-19'dan sonra ikinci sırada yer almaya devam etmiştir. Tüberkülozla mücadele kapsamında küresel tüberküloz hedefleri kaçırılmış ya da hedeften sapmıştır.
2023'te dünya çapında yeni TB tanısı alan kişi sayısı 8,2 milyon olarak bildirilmiştir. Bu sayı, DSÖ'nün TB’yi küresel olarak izlemeye başladığı 1995 yılından bu yana en yüksek sayı olup, 2019'daki 7,1 milyonluk COVID-19 öncesi temel seviyenin (ve önceki tarihsel zirvenin) de üzerindedir (2020'de 5,8 milyon, 2021'de 6,4 milyon). 2023'teki sayı, muhtemelen önceki yıllarda tüberküloz geliştiren ancak COVID-19 kaynaklı aksaklıklar nedeniyle tanı ve tedavisi geciken kişileri içermektedir.
Türkiye’de tüberküloz görülme sıklığı (insidans) COVID-19 pandemisi öncesi dönemde her yıl yaklaşık %3-5 oranında azalırken COVID-19 pandemisini takip eden 2020 yılında 2019 yılına göre %22’lik düşüş saptanmıştır. 2021 yılında 2020 ile benzer olan TB insidansı 2022 yılında yüz binde 11,4, 2023 yılında ise yüz binde 11,0 saptanmıştır.
2023 yılında, dünya genelinde 6,0 milyon erkek, 3,6 milyon kadın, 1,3 milyon çocuk (≤14 yaş) olmak üzere yaklaşık 10,6 milyon yeni tüberküloz hastası ortaya çıkmıştır ve 1,3 milyon kişi tüberküloz nedeniyle hayatını kaybetmiştir ve bunların 161.000’i HIV+TB hastasıdır. Tüberküloz çoğunlukla ekonomik olarak üretken yaş grubundaki erişkinleri tutmaktadır.
Tüberküloz ile küresel mücadele kapsamında uygulanan etkin tanı ve tedavi programları sayesinde 2000- 2023 yılları arasında yaklaşık 79 milyon hayat kurtarılmıştır
Verem Hastalığı: Veremin etkeni “Mycobacterium tuberculosis” isimli bir bakteridir. Verem basilinin kaynağı, tedavi görmemiş veya düzenli tedavi görmeyen aktif akciğer ve gırtlak (larenks) veremi olan hastalardır.
Verem Hastalığı Nasıl Bulaşır: Basil hava yolu ile bulaşır. Hasta insanlardan öksürme ve hapşırma ile ortama yayılan mikrobun solunum yolu ile alınması sonucu bulaşır. En çok hastanın aile bireylerine ve yakın çalışma arkadaşlarına bulaşma olur. Tedavi edilmeyen her hasta yılda 10-15 kişiye hastalığı bulaştırır Tedavi ile basil sayısı çok kısa sürede azalır. Hastaların çoğunda ortalama 2-3 haftada bulaştırıcılık yok olur. Verem basili vücuda girdikten sonra sessiz olarak kalabilir. Vücut direnci düşünce çoğalarak hastalanmaya yol açabilir. Başta HIV/AIDS olmak üzere, şeker hastalığı, böbrek hastalığı, bazı kanserler, ilaç ve alkol bağımlılığı, sigara, madenci hastalığı ve diğer bazı ciddi kronik hastalıklarda vücut direnci düşer. Bebeklerde ve yaşlılarda da vücut direnci düşük olduğundan hastalanma fazla olur. Verem hastalığı vücudun bütün organlarını tutabilir ancak en çok akciğerlerde görülür (%60-70). Hastalığın tuttuğu diğer organlar arasında en sık görülenler; akciğer zarı, lenf bezleri, kemikler, böbrekler ve beyin zarlarıdır (menenjit).
Verem Hastalığının Belirtileri: Halsizlik, iştahsızlık, kilo kaybı, çocuklarda kilo alamama, gece terlemesi, öksürük, balgam, öksürükle kan tükürme, göğüs-sırt-yan ağrısı, nefes darlığıdır. Gırtlak veremi ses kısıklığı yapabilir. Diğer organları tutan verem hastalığında ilgili organa ait bulgular olabilir (lenf bezi büyümesi, idrarda kan, eklemde şişlik vb.). Örneğin; kemik ve eklem tüberkülozunda kalça, diz veya omurgada şişlik, ağrı, akıntı; larinks tüberkülozunda ses kısıklığı, lenf bezi tüberkülozunda lenf bezi büyümesi, akıntı, böbrek tüberkülozunda idrarda kan, iltihap yapabilir. İki- üç haftadan uzun süren ve tedaviye yanıt alınamayan öksürükte verem hastalığından şüphelenmek gerekir.
Verem Hastalığının Tanısı: Hastalığın kesin tanısı, balgamda tüberküloz basilinin (mikroskobik) görülmesi yada kültür üremesi ile konulur. Ayrıca hastalık belirtileri ve röntgen bulguları da tanı koymada destekleyicidir.
Verem hastalarının bildirimi ve kaydı zorunlu mudur? Tüberküloz, bildirimi zorunlu bir hastalıktır. Tanıyı koyan tüm sağlık kurum ve kuruluşları, hastalarını, 24 saat içinde İZCİ veya UTS sistemine kaydederek bildirimde bulunmalıdır. Tanı konulan tüm tüberküloz hastalarının verem savaşı dispanseri kaydına alınması gereklidir.
Verem Hastalığının Tedavisi: Verem Savaşı Dispanserlerinde (VSD) veremin teşhis ve tedavisi yapılmaktadır. Veremin tedavisi standarttır. 6 aylık tedavi uygulanmaktadır. Tedavide verilen ilaçlar tamamen ücretsizdir. İlaçların düzenli içilmesi çok büyük önem taşır. Çünkü hastaların bir kısmı tedaviyi terk etmekte ve toplumda basil saçmayı sürdürmektedirler. Hastanın ilaçlarını içtiğinden emin olmak için her doz ilacı bir sağlık personelinin veya başka bir görevlinin gözetiminde içirtmek en uygun yoldur. Buna doğrudan gözetimli tedavi (DGT) denilir. Tedavinin dispanserde ya da hastanede başlanması gerekir. Aylık takiplerinin de dispanserde yapılması uygundur. Tedaviyi sonlandırana kadar özenle sürdürmek gerekir.
Dirençli Verem: Tüberküloz tedavisinde ilaçlar eksik ya da düzensiz kullanılırsa hastalık iyileşmez. Tam tersine tedavisi güç bir duruma gelir. Bu duruma dirençli tüberküloz denir. Ülkemizde dirençli verem hastalarının tedavisi Ankara Atatürk, İstanbul Yedikule, İstanbul Süreyyapaşa, İzmir Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastaneleri ve bazı üniversite hastanelerinde yapılmaktadır.
Temaslı muayenesi ve koruyucu tedavi: Bulaştırıcı verem hastası ile aynı ortamı/ havayı paylaşan ve verem mikrobuna maruz kalan kişilere verem hastalığı gelişimini önlemek amacıyla koruyucu ilaç tedavisi verilmesi gerekir. Verem hastalarının aile bireyleri ve diğer temaslıları dispanserlerde ücretsiz olarak muayene edilir ve gerekli tetkikleri yapılır. Temaslı muayenesi sonucunda hasta olduğu tespit edilenlere tedavi verilir. Hasta olmayan fakat verem olma riski taşıyan kişilere koruyucu ilaç tedavisi verilir. Koruyucu ilaç tedavisi tek ilaçla ve 6 ay süreyle verilir. Bu tedavinin hastalanmayı %90’a varan oranda önlediği bilinmektedir.
Verem aşısı - BCG (Bacille Calmette Guerin): BCG aşısı özellikle çocuklarda kanla yayılan ve ağır seyreden verem hastalığını (menenjit ve miliyer TB) önlemede çok etkilidir. Ülkemizde BCG aşısı doğumdan sonra 2. ayını bitiren bebeklere aile sağlığı merkezleri ve verem savaşı dispanserlerinde ücretsiz olarak yapılmaktadır. Aşı zamanı geçirilirse, 6 yaşa kadar yapılabilir, ancak bu durumda önce tüberkülin deri testi (TDT- PPD) yapılması gerekir.
Verem hastalarına hangi hallerde şartlı nakdi yardım: Bakanlığımız ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı arasında 12.12.2017 tarihinde yapılan protokol kapsamında, Verem hastaları için “Düzenli Nakdi Yardım Programı” başlatılmıştır. Program kapsamında, 2018 yılı Ocak ayı itibariyle, başvurusu yapılan, ekonomik ve sosyal güçlükler yaşayan, koşulları uygun olan verem hastalarımıza, Sosyal yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın değerlendirme ve kabul ile tedavi süresince nakdi yardım verilmeye başlanmıştır .
HEDEF VEREMSİZ BİR TÜRKİYE